Bazı takipçilerin hatırlayacağı üzere, 2016 yılbaşında (ki Rusların uçağını düşürdüğümüzden bir ay sonrasına denk gelmişti) İsviçreli ve Alman bir gruba Türkiye hakkında sunum yapmıştım. “Ne anlattın o kadar yahu?” diye soranlar olunca ben de size bi özet geçeyim istedim. İşte; tarihten coğrafyaya, politikadan turizme kadar Türkiye’yi anlattığım sunumdan önemli satır başları:
- Hello evrivan. Förstofol, we have jeopolitik konum and önem. Also üçüncü köprü and havaalanı. You dış mihraks are jealous of it.

- Also we have köprü görevi, you know Avrupa Asya. But now every Allah’s kul passes. There is no enough gişe. Even FSM köprüsü has some gişes and trafik stop there; however all orta doğu throws cirit in Turkey. Taksim finished abi.

- Before, there was Osmanlı Empayır. But it finişhed after först wörld war. Because Almans lost the war, it was counted as we lost it too. Otherwise, we were continuing to fight.

- Our yönetim şekli is milli irade and halk always gives the answer at sandık. And whenever you have trouble, better call Parallel.
- “Yurtta sulh cihanda sulh” but we are in savaş with all our komşus. Why have you forsaken me Esed?

- Also with Russia we can have war. We know that you don’t like Putin but we won’t go to savaş with you das Almans. You have some sort of cenabetness. You play şahsi at war, you always lose.
- If you gevurs say ‘fes’ or ‘deve’ again, I will hit you with ıslak kilim. Be clever.
- And finally, I want to finişh my talk with Mevlana: Come, whoever you are, come again but kazıklarız çok feci. If not esnaf, then will kiss you Taksici. Just come.
Artık siz de Türkiye’yi Alamanlara İskandinavlara gönül rahatlığıyla anlatabilirsiniz.
Çüüs,
Ekin